14 Temmuz 2011 Perşembe

AYRILIK HEDİYESİ...

Hayatın simgeleri, bir de işaretleri var.. İşaretleri tarihlere atıyorum simgeleri de onların üzerine yüklediğim anlamlara.. Bu kez işaret bir doğum günü, simgesi de verilen doğum günü hediyesi...
Asıl sürpriz ise hediyenin ayrılık oluşu...

-Doğumgünün kutlu olsun!
-Çok teşekkür ederim.. Wauv!!! bana bikini mi aldın?
-Evet. Beğendin mi?
-Hayır beğenmedim. Bunca romantik yemek, bu tatlı elektrik.. ve sen bana bikini mi aldın?
-Ama bunun arkası da var.. Başka planlarım da var..
-Evet romantik bir masaya bikini koymandan anladım o planları!

Tanık olduğum ilişkide herşey 1 ay önce başladı…

Birbirlerini uzun yıllardır tanıyordu Gabriel ve James. Geçen ay benim evimde kalabalık bir yemekte yakınlaştılar. Gabriel 1 yıl önce ayrılmıştı sevgilisinden. Ayrılık sonrası ilişkileri kurcaladı, kendini epey sorguladı.
Bir yıla yakın da birkaç flört dışında kimseyle olmadı. Aşkın kendisinin başka bir şey olduğuna karar verdi, başka anlamlar yükledi aşka.
Yoluna ayrı bir sayfa açtı… 31 yaşında.

James yıllarını sığdırdığı ilişkilerinde, sonunda haklı olduğunu düşündüğü tespitleriyle taşları kendi yerinden oynattı hep... O’nun hayatına giren her kadın için, hayatının kadını olmadığına dair farklı sebepleri oldu.
Sonunda ya güvenilmez, ya da onu anlamaz kadınlar çıkıyorlardı nedense…
O sorgulamazdı. Kendiyle bile paylaşmazdı.
Konuşmasak da bilirdik..
Paylaşmayı bilmeyen yanı, duygusal zekasındaki eksiklik yüzünden yüzleşemediği hatta göremediği tarafları, O’nu mükemmel kadına yani imkansızlık fikrine götürdü. 42 yaşında.. Dergi kapağından fırlamış gibi geziyor ve hala bir imaj arıyor.. Fotoğrafın peşinde..
Yine de iyi kalpli.. 'Pardon dünyada başkaları da yaşıyor mu?'.. Böyle demişti Gabrial'den önceki kız arkadaşı onun için..
Ben yine de severim.. Zekidir. Siyasi konularda bilgisini, analizlerini kayda değer bulurum. Ailesi Türkiye siyasetine yön vermiş isimlerden. Sahi onlar da iyi fotoğraf veriyorlardı!

Gabriel ve James bir süre sonra birbirlerinden hoşlandılar. Tamamen oturmasa da görüşmelerine “ilişki” demeye başladılar. Çok estetik bir resim vardı dışarıdan. Şık bir adam, dergi kapağından çıkmış gibi elinde purosuyla geziyor. Ceketinin düğmesi sürekli ilikli.. 'Ama bir şeyler eksik?' diyordu Gabriel..
Dışarısı çok fazlaydı çünkü!

Gabriel ise güzel ama sade bir kadın. Hayatını ona yüklediği anlamlarla yaşıyor. Duygulardan çıkan ritimlerle besleniyor. Dergi kapağından çıkmak bir yana gündüz yolda gören 'bu hal ne' diyecek kadar dağınık oluyor bazen.. İçsel zenginlik onun ki.. Satın alınan herşey onda ağırlık yapıyor.. Sevmediğinden değil sahip olma hissi yok. Öyle bir kız...
Çok şaşırdım haliyle; madem öyle neden bikiniye bozuldun diye sordum..
Aldığım cevap çok kesin oldu.. Gecenin çok hoş başladığından bahsetti. Romantik yemek, hoş konuşmalar derken paketten çıkan bir bikini! O'nun için düşünülmüş bir kitaba çok sevineceğini anlattı. Ama o son sözü yok mu!! Hak vermemek mümkün olmadı! Hesaplı-kitaplı aşktan hayır gelmezden başladı,
“indirim reyonundan aşk çıkmaz! Belli ki; o aşka da indirim gelmiştir” diyerek de noktayı koydu..

2 yorum:

  1. ilginç. gabrielin yerinde olmayı istemem çünkü müthiş bir heycan soru işaretleri ve kişinin profilini göstericek bir haraket hayal kırıklıgı..

    YanıtlaSil
  2. "...Dergi kapağından çıkmak bir yana gündüz yolda gören 'bu hal ne' diyecek kadar dağınık oluyor bazen.. İçsel zenginlik onun ki..." demişsiniz; ama içi zengin olan paspal olmaz, sade olabilir; ama paspal, hayır... bence onun içi zengin değil, kafası karışıkmış...

    simge, işaret filan derken yazıyı acaba sembolist bakış açısıyla mı yorumlasam dedim, işin içinden çıkamadım.

    YanıtlaSil